Sınav Kaygısı

29.11.2021 341

DERLEYEN: Ahmet USTA

Öğrenme, tekrarlayarak veya bir yaşantı sonucu davranışta ve bilgi düzeyinde meydana gelen oldukça devamlı bir değişiklik olup beyindeki sinir hücreleri arasında kurulan protein zinciriyle meydana gelir.(4) Öğrenmenin gerçekleşmesinde yaş, zeka gibi bireysel özelliklerin yanı sıra öğrenilecek malzemenin özellikleri, öğrenme ortamı gibi faktörlerde etkilidir. (4) İnsan, hayatının her döneminde öğrenme süreci içerisindedir. (1) Dünyaya gelindiği andan itibaren bir öğrenme süreci içine girilir ve bu süreç yaşamın sonuna dek devam eder. (2) Kişinin potansiyelini öğrenilen şeyler oluştururken, bunların bir amaç için kullanılması performansını belirler. (1) İnsanın performansının en iyi olduğu durum, onun potansiyelinin tümünü eyleme dönüştürebildiğinde gerçekleşir. (2) Çeşitli etkenlerin ortaya çıkması gerçek potansiyelin performansa dönüşmesini zaman zaman zorlaştırabilmektedir. (1) Kaygı da bu etkenlerden bir tanesidir.

 

Kaygı kişinin bir uyaranla karşı karşıya kaldığında yaşadığı duygusal ve zihinsel değişimlerle kendini gösteren bir uyarılmışlık durumudur. (2) Kaygı, "durumluluk kaygı" ve "sürekli kaygı" olmak üzere iki başlıkta değerlendirilmiştir. Bireyin içinde olduğu stresli durumdan kaynaklanan, hissettiği korku durumluluk kaygı iken, sürekli kaygı kişinin kaygılı yaşama yatkınlığıdır. (1)

 

Öğrenci performansını ve başarısını ölçmenin en yaygın yolu ise sınavlardır. Her ne kadar sınav eğitimin kaçınılmaz bir parçasıysa da bu değerlendirme yöntemi bazen öğrenciler için bir dizi soruna neden olabilmektedir. Kaygı, en küçük sorunlara karşı gösterilen hafif endişelerden başlayarak, insanın bir konuda düşüncelerini toplamaktan, belleğini kullanmaktan yoksun kılacak duruma kadar yoğunlaşabilir. (2)

 

Öğrenilen malzeme basit ve kolaysa, yüksek kaygı derecesi bunun çabuk öğrenilmesine yol açar. Öğrenilen malzeme karmaşık ve zorsa, o zaman yüksek kaygı öğrenmeyi zorlaştırır. Kaygı düzeyi daha düşük olanların başarısı yükselir. Kaygı ve öğrenme arasındaki ilişki, güdülenme ve başarı arasındaki ilişkiye benzer. İlgi duyulan bir konuyu öğrenmekte güçlük çekilebileceği gibi konu ne kadar ilgi çekiciyse o kadar çalışmaya motive olup başarı arttırılabilinir. (4)

 

Sınav kaygısı özel bir kaygı türü olup öğrenme yada akademik başarı ortamlarında özellikle bireyin değerlendirildiği koşullarda oluşan ve belirlenen korkuyla karışık bir tedirginlik duygusudur. (3) Sınav kaygısı, bir değerlendirme esnasında hissedilen, kişinin kendi performansını eyleme dönüştürmesini engelleyecek boyutta stres oluşturan, rahatsız edici ve hoş olmayan bir duygudur.  Sınav kaygısı özellikle çocukluğun geç dönemi ile adölesan dönemde görülür. Bu kaygı türü, sınav esnasında da olabilir ve sınav başarısı ile ilgili olumsuz duygu, düşünce ve davranışlardan kaynaklanır. (1) "Kendimi veremiyorum", "okuduklarımı anlamıyorum", "ya bu sınavdan iyi sonuç alamazsam?", "ben zaten yeteneksiz, beceriksiz biriyim" gibi içsel cümleler sınav kaygısı için örnek olarak verilebilir. (2) Sınav kaygısı özel bir kaygı türü olup öğrenme yada akademik başarı ortamlarında özellikle bireyin değerlendirildiği koşullarda oluşan ve belirlenen korkuyla karışık bir tedirginlik duygusudur. Sınav kaygısı, sınav öncesinde başlayan çeşitli fiziksel ve psikolojik değişimlerle ortaya çıkan bireyin sınav esnasında performansını olumsuz yönde etkileyen yoğun kaygıdır. (3)

 

Her düşüncenin, inanca dönüşme potansiyeli, her inancın da kendisini gerçekleştirme gücü vardır. Çünkü düşündüğümüz gibi duygulanır ve davranırız. Kaygılanan öğrenci de kaygılanmasına sebep olan olumsuz düşünceleri çağrıştırarak, bu düşüncelerin gerçekleşeceği inancına kapılır. Bu düşünce yapısı "başarısız olmaya" odaklanmıştır. Zamanla birey başarısız olacağına kendisi de inanmaya başlar ve kaygı durumu ortaya çıkar. (3)

 

Korku, stres ve kaygı kavramları çoğunlukla birbirinin yerine kullanılmakta olup aslında birbirinden farklı kavramlardır. Korku tehlikeli bir durum karşısında kişinin yaşadığı ve bedensel belirtilerin eşlik ettiği duygusal bir tepkidir. Korku ve kaygı fizyolojik dışavurumda (kalp atışlarında artma, kas gerginliği gibi) birbirlerinin benzeridirler. Örneğin, bilgi sınavlarından ya da iş mülakatlarından korkmayız, kaygılanırız. Ancak aynı tepkileri bu ortamlarda da gösterebiliriz. Eğer kişi sınav ortamına fiziksel bir risk ya da tehdit anlamı yüklüyorsa kendisini korkutuyor, 4 kişiliğine bir risk ya da tehdit anlamı yakıştırıyorsa kendini kaygılandırıyor demektir. Korku ve kaygıyı asıl ayırt ettiren ölçüt, olaydan çok olaya verilen anlamların niteliğine bağlı olduğuna göre, kişi bir olay karşısında kendini hem korkutup hem de kaygılandırabilir. (3)

Korku ile kaygı arasındaki diğer farklar ise şunlardır ; Korku sırasında kişi, bedensel ve zihinsel güçlerini korku yaratan tehdidi ortadan kaldırma amacına yönelik olarak uygun bir biçimde kullanırken kaygı durumunda kullanamaz. Bu sebeple korku normal bir tepkidir ( Baltaş & Baltaş, 1987). Korkuda fiziksel varlığımızı tehdit eden unsurlar vardır. Kaygının kaynağı ise belirgin değildir. Korku daha kısa sürelidir ancak kaygı daha uzun süre devam eder. Korku kaygıdan daha şiddetli olarak hissedilir (Cüceloğlu, 1998). Stres ise kişinin, fizik ve sosyal çevreden gelen uyumsuz koşullar nedeniyle, bedensel ve psikolojik sınırlarının ötesinde harcadığı gayrettir. Kişinin dış çevresindeki fiziksel koşullar ya da içinde bulunduğu sosyal ortamdaki psikolojik koşullar çevresine uyumunu ya kolaylaştırır ya da zorlaştırır. Uyumun zorlaştığı anlarda organizma bedensel ve psikolojik olarak yorulmaya başlar. Örneğin, sınava hazırlanma kaygısı, sınavda geçme ya da kalma korkusu bireyde gerginlik yaratmaktadır. Bu tür yaşam olaylarına karşı kişi uyum yapmaya çalışır. Çünkü yaşam olaylarının verdiği stresin şiddeti uyum yapma güçlüğü ile doğru orantılıdır. (3)

Mükemmeliyetçilik genel olarak kusursuzluğun arzulanması, davranışların katı bir şekilde değerlendirilmesi ve aşırı yüksek standartların belirlenmesiyle kendini gösteren bir kişilik yapısı olarak tanımlanmaktadır. Mükemmeliyetçiliğin mutlaka olumsuz bir kişilik yapısı değildir. "normal mükemmeliyetçilik" ve "nevrotik mükemmeliyetçilik" olarak iki boyutta incelenebilir. Normal mükemmeliyetçileri, kendileri için daha gerçekçi standartlar belirleyen, işlerini titizlikle yapan ve gerekli durumlarda daha dikkatli seçimler yapabilen kişiler olarak tanımlamıştır. Nevrotik mükemmeliyetçileri ise; başarısız olma korkusu ile motive olan, kendilerine ulaşılması güç hedefler koyan, hedeflerine yönelik çalışmaları yetersiz olan ve amaçlarına ulaşabilseler dahi bundan hoşnut olamayan kişiler olarak tanımlamıştır. (6)

Mükemmeliyetçiler sıklıkla performanslarındaki eksikliklerle uğraşır ve olumsuz sonuçları kendilerini suçlar nitelikte abartma yoluna giderler. Bu kişiler için küçük hatalar bile kendi belirledikleri standartlara ulaşamayacaklarının bir işaretidir. Dolayısıyla, mükemmeliyetçiler sıklıkla başarısızlık endişesi yaşarlar ve bu durum ya akademik başarının gerçekten düşmesine ya da kişinin kendini sürekli başarısız olarak algılamasına neden olur. (6)

Mükemmeliyetçiliğin sınav kaygısı ve sınav performansı üzerindeki etkisi bu kişilik özelliğinin uyumlu (olumlu) veya uyumsuz (olumsuz) olmasıyla ilişkilidir. Konuyla ilgili araştırmalar olumsuz mükemmeliyetçilerin daha yüksek düzeyde genel sınav kaygısı yaşadıklarını göstermektedirler. (6)

Sınav Kaygısının nedenleri şöyle sıralanabilir: • Öğrencinin özgüveninin düşük olması, • Ebeveynin öğrencinin performansına yönelik yüksek beklenti düzeyi, • Özellikle ergenlik döneminde öğrencinin aile ve çevresi tarafından başarısız olarak değerlendirilme korkusu, • Öğrencinin sınava girmeden sınavda başarısız olacağını düşünmesi, • Öğrencinin sınavı öğrenilen bilgilerin test edilmesi olarak algılamayıp kendi kişiliğinin değerlendirileceğini sanması, • Öğrencinin sınav sonucuna odaklanması, • Öğrencinin düzenli ders çalışma alışkanlığının olmaması, • Öğrencinin görev ve sorumluluklarını sürekli ertelemesi, 6 • Öğrencinin çalışma zamanlarında ve sınav esnasında zamanı iyi kullanamaması, • Ebeveynin otoriter ve baskıcı tutumu, • Yargılayıcı ve eleştirici tutumların varolduğu bir ortam, • Tutarsız ebeveyn ve öğretmen davranışları, • Öğrencinin başarılı olan kişi/kişilerle kıyaslanması, • Öğrencinin önceki başarısızlıklarından dolayı yeni denemelerde de başarısız olacağı düşüncesi, • Öğrencinin sınavı araç olarak değil amaç olarak algılaması, • Fizyolojik ihtiyaçların karşılanmaması(uykusuzluk,yorgunluk,yanlış beslenme gibi) (3)

Sınav Kaygısı ile Başa Çıkma Yolları Sınav kaygısını azaltmak için iki türlü çalışma yapılabilinir: Zihinsel ve bedensel uygulamalar.

A) Zihinsel Uygulamalar: Sınavla ilgili düşünce biçiminin olumlu olarak düzenlenmesi, sınavın bilgilerin değerlendirildiği ve tecrübe kazandıran bir araç olduğunun vurgulanması, öğrencinin ders çalışma sistemini yeniden düzenlemesi ve verimli çalışmasının sağlanması, geçmişteki başarıların üzerinde durulması, "başarı" kavramının değişken bir kavram olduğunun bilinmesi ve tek bir seçeneğe indirgenmemesi, girilecek sınavın ne tipte bir sınav olduğunun öğrenilmesi ve kaygıdan kaçmak yerine kaygıyı gözetirken kişinin kendini tanıması gibi çalışmaları kapsar. Ayrıca sınavlara tekrar tekrar girerek sınav tecrübelerinin arttırılması ve öğrencinin özgüveninin kazandırılması sınav kaygısını azaltmaya katkıda bulunan diğer önemli unsurlardır

B) Bedensel Uygulamalar: Progresif gevşeme tekniği,doğru ve derin nefes almanın öğrenilmesi, relaksasyon egzersizleri, otojenik eğitim, meditasyon, biyolojik geribildirim, yoga, otohipnoz tekniği bireyler tarafından kullanılan yöntemlerden bazılarıdır. Bunlarla birlikte düzenli uyku saatleri, yeterli ve dengeli bir beslenme programı da önerilmektedir. Baltaş ve Baltaş (1987), sınav kaygısıyla başa çıkmak için davranış düzeyindeki düzenleme ve çabaları da uygulamalara dahil etmişlerdir. Davranışçı tekniklerde davranış biçiminin değiştirilip güvenli davranış biçiminin kazanılması yer almaktadır. Sınav kaygısını azaltmada aileye de düşen sorumluluklar vardır. Öncelikle aileler çocuklarını iyi tanımalılar ve her çocuğun ayrı bir kişilik olduğunu bilmelilerdir. Anne, baba olarak çocuğun kişilik yapısına uygun tutumlar geliştirmelilerdir. Ailenin sevgi ve takdirinin başarıya dayanmadığı öğrenciye hissettirilmeli ve aile öğrencinin sorumluluklarını üstlenmekten kaçınmalıdır. Aileler sınav kaygısı konusunda profesyonel bir yardım da alabilirler. (4)

SINAV KAYGISINI NASIL AZALTIRIZ? (1)Sınava Hazırlık Döneminde: Bir takvim geliştir, planlı çalış. Amacını belirle, sınavda çıkması olası soruları tahmin et, önceki sınav sorularının üzerinden geç, tablolar/şemalar oluşturarak çalış. Çalışmayı durduracak koşulları engelle, cep telefonu/televizyon/bilgisayar gibi engelleyici ortamdan uzaklaş. Masada ve rahat bir sandalyede oturarak çalış, tüm kitap, defter ve araç gereci bir araya getirerek zaman kaybını ve dikkat dağılmasını ortadan kaldır.Bir çalışma grubuna katıl. Sınavdan bir gün önce iyi yemek ye ve iyi uyu. Sınava hazırlanma çalışmalarını son güne/geceye bırakma. Egzersiz/uyku/beslenme düzeni açısından sağlıklı bir yaşam biçimi geliştir. Sınav yerini, tarihini ve kurallarını önceden öğren ve daha önce gitmediğin bir yer ise aşina olmak için git ve gör. Sınavının nasıl geçmesini isteniyorsan o şekilde hayal et ve kendini detaylarıyla olumlu bir sınav ortamında hayal et. Sınav için ihtiyaç duyulan her şeyi bir gece önce yatmadan evvel hazırla; kağıt, kalem, silgi vb. Sınava girmeden önce sınavla ilgili konularda arkadaşlarınla konuşma. (2)Sınav Sırasında: Sınava zamanında git, ne çok erken ne çok geç. Sınav salonunda mümkün olduğunca rahat edeceğin bir yerde otur. Sınav kağıtları dağıtıldığında kendi sakinleştirecek şekilde derin nefes al. Sınav sırasında sadece sınava odaklan, başkalarının ne yaptığı, gelecekle ilgili planların gibi konuları bir kenara bırak. Sınav sırasında kendini çok kaygılı hissedersen, birkaç dakikanı kendini sakinleştirmeye ayır; gevşe, kol ve bacaklarını boyun ve omuzlarını gevşet, derin nefesler al; kendinle yapabilirim, her şey yolunda gibi olumlu bir şekilde konuş, sonra tekrar sınava geri dön. Soruları doğru anladığından emin olacak şekilde oku ve istediğin birinden cevaplamaya başla. Soruları yanıtlarken, aklına planın dışında bir başka soru ile ilgili yanıt gelirse hemen bir başka kağıda kısaca not al, ancak o soruyla ilgili düşünmeye devam etmeyerek, kaldığın yerden devam et. Sınav sırasında aklına olumsuz düşünceler geldiğinde (yapamıyorum, olmuyor, zaman hızla geçiyor vb.) bu düşünceleri kafanın içinden buyurgan bir sesle "DUR" diye bağırarak durdur, yolun ortasında kocaman bir "dur" işareti hayal et ya da kırmızı bir işaret lambası hayal et, pencereden dışarıya bak, sınıftaki sarı saçlıları bul ya da kaç tane sıra olduğunu say; tüm bunlar seni kaygılandıran düşüncelerden uzaklaştırmakta yardımcı olacaktır Kaygın arttığında bir başka insan ya da yerle çağrışım yapan bir nesneyi yanına al ya da üzerine giy. Bu nesneye dokunarak, kendine yanında rahat hissettiğin kişiyi ya da yeri düşünmek için kendine birkaç dakika izin ver. Kaygını kontrol etmenin bir yolu da nefes alış verişini düzenlemektir. Sırada arkana yaslan, omuzlarını gevşet ve burnundan bir çiçeği koklar gibi yavaşça ve altıya kadar sayacak şekilde nefes al, ağzından bir mum üfler gibi 12'ye kadar sayacak şekilde yavaşça nefes ver. (3) Sınavdan Sonra: Sınavın iyi veya kötü geçsin, sınavdan sonra kendini ödüllendir; kendine sevdiğin birşeyler al, hoşlandığın birşeyler yap. Ancak sonrasında sınavda başarısız olduğun konuları tespit edip eksiklerin ve yanlışların üzerinde dur, bir sonraki sınavda başarılı olmak için neler yapması gerektiğini planla ve bunları uygulamaya koy. (5)

KAYNAKÇA:

1) Journal of Turkish Family Physician 2021;12(2):99-107, Sarıkaya S. ve Gemalmaz A. Sınav kaygısını etkileyen faktörler.

2) Lise Son Sınıf Öğrencilerinin Sınav Kaygısı ve Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi, K. Ü. Kastamonu Eğitim Dergisi 23 (4), 1481-1494, Havva KAÇAN SOFTA, Gülşen ULAŞ KARAAHMETOĞLU, Fatma ÇABUK

3) http://www.egitim.com/genclik/0454/0451.1.sinavkaygisi.asp?BID=04

4) SINAV KAYGISI İLE ÖZGÜVEN ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ERİNLİK DÖNEMİNDE İNCELENMESİ, YÜKSEK LİSANS (MASTER) TEZİ, Sezin TURAN BAŞOĞLU, İstanbul, 2007,

5) sks.yasar.edu.tr/wp-content/uploads/2011/06/sinav_kaygisi.pdf

6) ufuk.edu.tr/uploads/page/enstituler/sosyal-bilimler/ensdergi/say-6/fatmail_yenikaynak-meltem_anafarta_enda.pdf ÜNİVERSİTE SINAVINA HAZIRLANAN ÖĞRENCİLERDE OLUMLU-OLUMSUZ MÜKEMMELİYETÇİLİK, EĞİTİME YÖNELİK DEĞİŞKENLER, SINAV KAYGI DÜZEYİ VE SINAV BAŞARISIARASINDAKİ İLİŞKİLER, Fatma Işıl YENİKAYNAK, Meltem ANAFARTA ŞENDAĞ